Devlet Bahçeli’nin Hibe Ettiği Ara Üzerine Hacıbektaş Kültür ve Cemevi Külliyesi İnşaatı Devam Ediyor

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Hacıbektaş ilçe merkezindeki Bala Mahallesi Dedebağ mevkisindeki 5788,91 metrekarelik arsasını geçen yıl Horasan Erenleri Dernekler Federasyonuna hibe etmesinin ardından başlatılan külliye inşası için çalışmalar sürüyor.

2 Eylül 2023’te temeli atılan külliye, Hoca Ahmet Yesevi’nin “Dört kapı, kırk makam” felsefesi doğrultusunda oluşturulan projeyle hayata geçiriliyor. “Ya Allah, ya Muhammed, ya Ali” üçlemesine atfen üç ayrı kapalı alana sahip binanın orta alanı cemevi olacak.

İki katlı inşa edilen ve yılın 365 günü hizmete açık olacak külliyede çok amaçlı salonlar, yemekhane, kütüphane ve misafirhane gibi birimler bulunmaktadır.

İnşaatın Son Durumu

Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hibe ettiği arsaya yapılan Horasan Erenleri Hacıbektaş Kültür ve Cemevi Külliyesi’nin yıl sonunda tamamlanması hedeflenmektedir.

Timurcan Ulusoy, Devlet Bahçeli, Ayhan Türk, Hüseyin Öz, Bektaş Avcı

Alevi toplumunun sorun ve talepleri ile cemevi inşaatının son durumuna ilişkin bilgi vermek üzere; Yesevi Bektaşi Oğuz Ocakları Genel Başkanı ve MHP Ankara İl Yönetim Kurulu üyesi Ayhan Türk, Hüseyin Gazi Türbesi’nin cemevi dedesi Hüseyin Öz, Hacı Bektaş-ı Veli Dergahı Vakfı Genel Başkanı Timurcan Ulusoy ve Alevi Ocakları Federasyonu Genel Başkanı Bektaş Avcı, Bahçeli’yi ziyaret etti.

Heyet, Bahçeli’ye zülfikar kılıç tablo ve turna şeklinde besmele hediye etti.

Bektaş Avcı, Devlet Bahçeli, Ayhan Türk ve Hüseyin Öz.

ZÜLFİKAR KILIÇ

Zülfikar, Hz. Muhammed’in damadı, amcasının oğlu ve Dört Büyük Halife’den biri olan Hz. Ali’nin çatal şeklinde iki başlı kılıcının adıdır.

Kelime anlamı olarak, “sahip” anlamındaki “zû” ile “omurga, boğum” anlamına gelen “fekār” kelimelerinden oluşan zülfekār, Türkçeye zülfikar şeklinde geçmiştir.

Bedir Muharebesi sonrasında, yedi karış uzunluğunda ve bir karış kalınlığında olan kılıç savaş ganimeti olarak Hz. Muhammed’e geçmiş ve kendisi kılıcı Hz. Ali’ye verene kadar kullandı.

Merzük es-Sakil adında bir usta tarafından yapıldığı rivayet edilen kılıç, genel kabule göre Bedir’de öldürülen Münebbih’e aittir.

11. YÜZYILDA KAYBOLDUĞU TAHMİN EDİLİYOR

Kılıcın Ali’ye ne zaman verildiği kesin olarak bilinmemekle birlikte genel olarak Uhud Muharebesi’nde verildiği kabul edilmektedir.

Kılıcın akıbeti konusunda çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Ali ve onun soyundan gelenlere (Alevîlere) intikal eden kılıç, daha sonra Abbasi ve Fatımi halifeler arasında el değiştirdikten sonra 11. yüzyılda ortadan kaybolduğu tahmin edilmektedir.

Bu kılıcın on ikinci ve “son İmam” olan El-Mehdi’de bulunduğu da rivayet edilmektedir.

ALEVİLİKTE TURNA KUŞU

Anadolu’daki yaygın anlayışa göre turnalar saflığın, bereketin, mutluluğun, temizliğin, vefanın, sabrın, özgürlüğün simgesidir. Bu nedenle turnanın; halk hikayelerinde, halk ve divan şiirinde, türkülerde, Alevi-Bektaşi inançlarında ve edebiyatında, önemli bir yeri bulunmaktadır.

Bu sebeple kutsal kabul edilen bu kuş, Alevi-Bektaşi edebiyatında başta Hz. Ali olmak üzere ulu kabul edilen kişilerin simgesi haline gelmiştir. Pir Sultan Abdal, şiirlerinde turna kuşunu sıklıkla işlemiştir.